AŞK Tektir… Vesile-i AŞK
>>Yaratıcının en mükemmel tasarımıyım ben. İnsanım! Ve en mükemmel
>>şekilde tasarlandım. “Ben gizli bir hazineydim, istedim ki
>>bilineyim” diyerek yarattığı âlemlerin en sevgilisi Muhammed’in
>>nuru aşk-ı ile yaratılan kâinatın malıyım. Yani büyük bir aşkın
>>ürünüyüm.
>>Aşk çocuğuyum ben. Âşık olmak ve kâinata sevgimi sunmak üzere
>>programlandım yaratıcım tarafından. Aşk ne zaman, ne de mekân arar.
>>İlle de mekân derseniz kalbim derim. Zaman ise; geldiği andır. . .
>>http://askhikayeleri.ufoss.com/
>>O gelmeden hissettirir kendini, olaylarla belli eder geleceğini.
>>Sanki geleceğini bilir gibi beklerim onu. Bir hassasiyet bir
>>durgunluk başlar yüreğimde, fırtına öncesindeki sessizlik gibi bir
>>sükûn kaplar etrafımı. Sanki bir şeyleri hisseder ama ne olduğunu
>>kestiremem bir türlü. İşte o an aşk kapıdadır, içeri girmek için
>>davet bekler benden.
>>
>>Ben aşkı bilsem de onun kadar aşkı hiç kimse bilemez. O sevenlerin
>>en sevenidir, çünkü aşkı yaratan o dur. O aşkın ta kendisidir.
>>Sevmeseydi zaten yaratmazdı beni. O, istenmeyi istemeseydi,
>>istemeyi içime vermezdi. O sevilmeyi ister, o istenmeyi bekler. Ve
>>yine insanla ayna tutar insana.
>>Aslında aynada o dur, sevgide o dur, aşk da odur. O benim kapıma
>>gelen deli sevdamdır.
>>http://askhikayeleri.ufoss.com/
>>“İnsan benim sırrımdır. Ben insanın sırrıyım ”der.
>>
>>Sır nedir? Aslında aşktır kâinattaki en büyük sır.
>>Sev der, çok sev ama en çok beni sev. Sevdirir birleştirmez,
>>gösterir yaklaştırmaz, özletir hasret bırakır, âşık eder
>>kavuşturmaz. Zaten kavuşsa adı aşk olmaz. Yan ama tutuşma der,
>>tutuşacaksan sadece benim için tutuş.
>>
>>Bir baş eğmezliktir insanın hayata karşı hırçınlığı. Ve kendini
>>bildiği andan itibaren aşkı arar. Kâinattaki her şey onu arayıştır
>>aslında, onu keşfetmek üzere programlanmıştır hayat.
>>
>>Her şeye rağmen AŞK tektir.
>>
>>Gecelerce yıldızların parıltısını seyredersiniz, ne güzel, ne
>>ulaşılmazdır onların ışığı. Ama onlarda güneşten alırlar
>>parlaklıklarını. Güneşi seyredemezsiniz gözleriniz kamaşır. Gaye-i
>>ışıktır güneş, vesile-i ışıktır yıldızlar, güneşi yansıtırlar.
>>http://askhikayeleri.ufoss.com/
>>Vesile-i aşktır insan, gaye-i aşktır Allah
>>Ve perde-i aşktır insanı sevmek. İnsanla perdeler kendini hasret
>>bırakır özletir göstermez.
>>
>>Aşk-ı dünyevidir insan ve Aşk-ı uhrevidir Allah.
>>
>>O kulunun kalbine nazar etmeye görsün, kıvılcımı yaktı mı artık hiç
>>kurtuluşunuz yoktur. O yarattığı kulunu sevdirerek yaklaştırır
>>kendine. Sevgilinin zatında aslında kendi nuru vardır. Seven onu
>>sever, isteyen o nu ister, özleyen onu özler. Peşinden koştuğumuz
>>da o, kavuşmak istediğimizde o, sarılmak istediğimizde o dur.
>>
>>AŞK; tekdir. Aslında en büyük lütuftur bu kulunun kalbine koyduğu
>>ateş.
>>
>>“Her göz etmez fark, İşitmez her kulak,
>>Saklı olmaz birbirinden CAN ve TEN
>>Canı görmek için izin yok ki bil ki sen
>>Bir ateştir, yel değildir ney sesi;
>>Kim ki ateşsizdir; Yok olsun böylesi ”der Mevlana.
>>
>>İşte bu yangınla gelir kul ona. Mucibince amel ederse dünyevi
>>aşktan uhrevi aşka geçiverir. Aslında Mecnun’a Leyla’dan tecelli
>>eden de onun aşkının nurudur. Ama o kalbe kendi sevgisinden daha
>>şiddetli bir sevginin girmesine müsaade eder mi hiç? Kulunu
>>kullanır, gönlüne lezzet tat verir. Güllerin kokusunu gül kokusuyla
>>duyurur, bülbüllerin sesini dinletir, şakayıkların renklerini
>>gösterir, fark ettirir hayatı, aldığı soluğu hissettirir. Sonsuz
>>sevgi pınarından su içirir. Sevmeyi böyle öğretir kuluna. Sevince
>>İlkbahar olur Sonbaharlar âşıklara. Ve aşkı insana insanla efsane
>>eder ve aşığı aşka müptela eder.
>>Leylalar Mecnunlar, Yusuflar Züleyhalar, Ferhetlar Şirirnler ve
>>daha nice efsaneler bu aşkla ona erdiler. Anne sevgisi, eş sevgisi,
>>kardeş sevgisi, evlat sevgisi, sevgili sevgisi hepsi birdir. Hepsi
>>tek pınardan beslenir.
>>
>>Çünkü sevgi tektir. Bilmeden Allah’ı sevmektir âşık olmak, işte
>>budur aşka mecaz katmak. O zatını kulunda gizler görünmez, ama o
>>kulunu görür. O bilir, o çok sevdiği kulunun bir gün kendine âşık
>>olacağını da bilir.
>>
>>Bu aşkla Mahmut Hüdai-ye kadılığı bıraktırır. İbrahim Ethem’i atlas
>>yorganından çıkartır. Bişr-i Hafî’ye bütün varlığını tükettirir.
>>Niyazi-i Mısri’ye mum yaptırıp sattırır. Ferhat’a dağları deldirir,
>>aşığa acı çektirir.
>>Âşık sadece sever, o sevmeyi sever ve “Seni seviyorum” demeyi
>>sever. Âşık aşka âşıktır, âşık aslında sana âşıktır.
>>Aşk tektir, bende tek seni sevdim kulun zatında.
>>Tek “Seni seviyorum” “Seni seviyorum” demeyi seviyorum.
Güzin Osmancık
Ask guzeldir, ask sucsuzdur, ask hem gucludur, hem caresizdir.