KIRMIZI GÜLLER

By , in Yaşanmış Gerçek Aşk Hikayeleri on . Tagged width:

image

Kan rengi, kıpkırmızı güllere bayılırdı.

Zaten onlarla adaştı

Kadının adı Gül’ dü…

Kocasının sevgili Gül’ü

Her yıl SEVGİLİLER GÜNÜ’ nü kapının önünde bulduğu enfes fiyonklarla süslü kucak dolusu kırmızı güllerle kutlardı.

Hiç aksamadan.

Hatta, eşini kaybettiği yıl dahi kapısı çalınmış,

O muhteşem kırmızı güller kucağına bırakılmıştı..

Tıpkı geçmişte olduğu gibi, küçük beyaz bir zarf vardı güllerin arasında , ve biliyordu ki o zarfın içinde kocasının yazmış olduğu bir kart olmalıydı.

Her yıl güllere iliştirdiği karta aynı cümleleri yazardı:

“Seni geçen sene bugünkünden daha çok seviyorum..”

Birden, bunların son gülleri olduğunu düşündü..

Önceden ısmarlanmış olmalıydı..

Öleceğini nasıl bilebilirdi?..

Zaten her şeyi önceden planlamayı ve yapmayı severdi..

Yumurta kapıya gelmeden..

Gülleri özenle içeri taşıdı..

Saplarını kesti,vazoya yerleştirdi..

Vazoyu da konsolun üzerine, eşinin kendisine gülümseyen

fotoğrafının yanına koydu.

Ve bir an gözlerini kapattı,

Sanki kocasının orada koltuğunda oturup, kendisine gülümsediğini düşündü ve saatlerce eski günlerde olduğu gibi onunla sevişmelerini anımsadı, ne tatlı yumuşak öpüşleri vardı kocasının…

Ve gözlerini açtı…

Şimdi kocası o anda elinde kırmızı güllerle birlikte,

eşikte durup onu seyrediyordu…

Sevgililer Günü’nü kutluyordu.

Sonra birden kendine geldi ve aniden içgüdüsel bir davranışla elinde olmadan doğru telefona gitti.

Çiçekçi dükkanını aradı…

“Biliyorum” dedi, çiçekçi..

“Eşinizi geçen yıl kaybettiniz..

Telefon edeceğinizi de biliyordum…

Bugün size yolladığım gülleri çok önceden ısmarlamış,

parasını da ödemişti…

Hep öyle yapardı, zaten…

Hiç sansa bırakmazdı…

Dosyamda talimat var…

Bu çiçekleri size her yıl yollayacağım.

Bir de özel kart vardı, kendi el yazısıyla.

Bilmeniz gerek diye düşünüyorum.

Ölümünden sonra çiçeklere iliştirmemi istediği kart.

Onu güllerin arasında bir zarfın içine koymuştum, mutlaka görmüş olmalısınız.

Gül, hıçkırıklar arasında teşekkür ederek telefonu kapattı.

Ve biraz önce gelen o muhteşem kırmızı güllerin arasındaki zarfı parmakları titreyerek açtı ve içinden özenle çıkardığı kocasının el yazısı ile yazmış olduğu kartı okumaya başladı.

Merhaba sevgilim” diye başlıyordu, kart.

Bir yıldır ayrıyız.

Umarım senin için çok zor olmamıştır.

Yalnızlığını ve acılarını hissedebiliyorum.

Giden sen, kalan ben olsaydım neler çekerdim kim bilir?

Sevgi paylaşıldığında yaşamın tadına doyum olmuyor.

Seni kelimelerle anlatılmayacak kadar çok sevdim.

Harika bir eştin.

Dostum, sevgilim, benim.

Sadece bir yıldır ayrıyız.

Kendini bırakma.

Ağlarken bile mutlu olmanı istiyorum.

Onun için bundan sonraki yıllarda güller hep kapımızda olacak.

Onları kucağına aldığında paylaştığımız

mutluluğu ve kutsandığımızı düşün.

Seni hep sevdim.

Her zaman da seveceğim.

Ama yaşamalısın.

Devam etmelisin.

Lütfen.

Mutluluğu yeniden yakalamaya çalış.

Kolay değil, biliyorum ama bir yolunu bulacağına eminim.

Güller, senin kapıyı açmadığın güne dek gelmeye devam edecek.

O gün çiçekçi beş ayrı zamanda gelip kapıyı çalacak,

eve dönüp dönmediğini kontrol edecek.

Beşinciden sonra emin olarak gülleri ona verdiğim yeni

adrese getirip seninle yeniden ve ebediyen kavuştuğumuz

yere bırakacak..

Seni çok seven eşin …….!!!

Önerilen makalelerr